DOĞU VE GÜNEYDOĞU BÖLGE BAROLARI AÇIKLAMASI

 

BASINA VE KAMUOYUNA

 

 

06/01/2019 Tarihinde aşağıda imzası bulunan barolar tarafından Muş Barosu ev sahipliğinde toplanılarak aşağıda belirlenen hususlarda ortak basın açıklaması yapılması kararlaştırılmıştır.

 

  • 1-Adalete erişim noktasında bağımsız savunma en az tarafsız ve bağımsız yargı kadar önemli ve elzemdir. Ancak ne yazık ki uygulamada bağımsız savunmanın temsilcileri olan biz avukatlar, şekli bir muameleye tabi tutulmaktayız. Soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında kanunlarda yazılı olmayan pek çok engelle karşı karşıya kalmakta ve bu engellemeler, ilgili makamlarca adeta hukukilikten uzak ve keyfi uygulamalara dönüştürülmektedir. Bağımsız savunmanın da yargının kurucu bir unsuru olduğu gerçeği ne yazık ki yargı makamlarınca ve onların emri altındaki kolluk mensuplarınca içselleştirilememektedir. Sürekli dile getirdiğimiz üzere; avukatlar, dosyanın tarafı olmadığı gibi savunmasını üstlendiği müvekkilinin fikirdaşı ve eylem ortağı da değildir. Vatandaşın sahip olduğu bu yanlış bakış açısına ne yazık ki Hakim- Savcı ve kolluk mensupları da sirayet etmiştir. Bunun dışında, barolar da 1136 sayılı Avukatlık Kanunu 76. Maddesi gereğince hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak üzere yürüttüğü çalışmalar sebebiyle, yukarıda sözü edilen ilgililer tarafından bir tarafmış gibi gösterilmekte ve yürütülen faaliyetlerle özdeşleştirilmektedir. Bu konuda bu yanlış bakış açısının terk edilmesini talep etmekteyiz.

     

  • 2-Son dönemlerde uygulamada şüpheli ve tutukluların farklı şehirlerde bulunmaları nedeni ile SEGBİS adı verilen sistem aracılığıyla ifadelerinin alınması, mutat bir uygulamaya dönüşmüştür. Çok yakın şehirlerden bile ilgilileri getirtmek yerine bahsi geçen görüntülü sistem ile beyanlarına başvurulması yöntemi izlenilmektedir. Bu konuda hem ilgililerin hem de avukatlarının talep ve ısrarlarına rağmen bu yöntemle ifade alınma usulünde Hakim ve Savcılar tarafından ısrar edilmektedir. Hâlbuki şüpheli veya tutuklunun kendisinin ifadesini alacak makam ile doğrudan doğruya temas kurması ve yüz yüze gelmesi, mimiklerinin ve heyecanının doğru teşhis ve tespit edilmesi açısından gereklidir ve bu aynı zamanda adil yargılamanın bir gereğidir. Nitekim uygulamada biz savunma makamını temsil eden avukatlar tarafından müşahede ettiğimiz üzere doğrudan doğruya Hakim- Savcı karşısında ifade veren bireylerin kendilerini çok daha adil bir şekilde ifade ettiklerini görmekteyiz. Kaldı ki SEGBİS sisteminde alınan ifadelerde savunma makamı ile ifadesi alınan şahısların aynı ortamda bulunmamaları nedeni ile savunma yapacak kişilerin, savunma stratejisi kuramamalarına sebebiyet verilmekte; farklı illerde bulunan avukat ve müvekkilinin bir araya gelmesindeki zorluklar düşünüldüğünde de etkin bir savunmanın yapılması önlenmektedir. SEGBİS yoluyla ifade alınması usulünün bir an önce terk edilmesi gerektiğini belirtir, böylelikle adil ve etkin yargılamanın önündeki iş bu engelin kaldırılması temenni edilmektedir.

     

  • 3-Bilindiği üzere bir önceki dönem Diyarbakır baro başkanı ve yönetiminin yapmış oldukları bazı basın açıklamaları nedeni ile haklarında soruşturma açıldığı, Adalet Bakanlığı tarafından bu konuda Soruşturma izni verildiği ve yakın zamanda haklarında dava açılması gündeme gelmiştir. Bir ülkedeki en temel hak ve hürriyetlerden biri de düşünce ve fikir özgürlüğüdür. Düşünce ve fikir özgürlüğü, demokrasisi gelişmiş ülkelerin olmazsa olmazıdır. Düşünce ve fikir özgürlüğü aynı zamanda doğrudan doğruya hukuki güvenlik ile bağlantılıdır. Kişiler, hukukun üstünlüğünün egemen olduğu devletlerde Anayasa çerçevesinde belirtilen şekilde fikir ve düşüncelerini rahatlıkla açıklayabilirler. Birer hukuk kurumu olan Barolar, vatandaşlara fikir ve düşüncelerini rahatlıkla açıklayabilmelidirler. Nitekim 1136 sayılı Avukatlık Kanunu 76. Maddesi, ‘insan haklarını korumak’ söz konusu olduğunda bunu aynı zamanda barolara bir görev olarak vermiştir. Dolayısıyla Diyarbakır Barosu’na karşı soruşturma açmamak ve bu doğrultuda izin vermemek gerekirken bunun aksinin yapılmış olmasını kabul etmek mümkün değildir. Soruşturma iznine tabii konu başlıkları ele alındığında bunların tamamen fikir ve düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği bu bağlamda Diyarbakır Barosu'nun yanında olduğumuzu ve Diyarbakır Barosu'na yönelik bu hatadan son soruşturma izni verilmemesi suretiyle vazgeçilmesini talep etmekteyiz.


 

Kamuoyuna saygılarımızla duyurulur. 06/01/2019

 

ADIYAMAN BAROSU                AĞRI BAROSU                              BATMAN BAROSU                 

BİNGÖL BAROSU      BİTLİS BAROSU                            DİYARBAKIR BAROSU               

HAKKARİ BAROSU                    MARDİN BAROSU       MUŞ BAROSU    

SİİRT BAROSU                            ŞANLIURFA  BAROSU                  ŞIRNAK BAROSU                   

TUNCELİ BAROSU                     VAN BAROSU